Eğitimle ilgili kitaplar okuyorum.
Afyonkarahisar Eğitim Zirvesi konusunda bazı yazılar yazdım.
Bu şehirde yaşayan herkes eğitimin daha iyi olmasından sorumlu.
Milli Eğitim Müdürü, okul müdürleri, öğretmenler kadar başta biz gazeteciler, vali, belediye başkanı, milletvekilleri, veliler, sokaktaki esnaf, sendikalar, dolmuşçulara kadar hepimiz sorumluyuz.
O bakımdan bir şeyler yapmalıyız.
Sorgulamalıyız, istemeliyiz, paylaşmalıyız.
Sorumluluğu sadece resmi kurumlara atmakla ve sorunun çözümünü onlardan beklemekle olmaz.
Bu kolaycılık olur ve o zaman siz ne yaptınız derler adama.
“Siz ne yaptınız?”
Önce buna bir cevap bulalım.
Bir süredir Afyonkarahisar Eğitim Zirvesi yapılmalı.
Eğitimde başarıyı birlikte nasıl yakalarıza cevap bulmalıyız.
Yani basit “ORTAK AKIL” ile çözüm aramak.
Unutmayın “HİÇ BİRİNİZ, HEPİMİZ KADAR AKILLI OLAMAZ”
Başarıya giden yolu birlikte inşa etmek için herkes bir parke koymalı.
Bu şehirde sorunları herkes biliyor ama kimse sesini çıkartmıyor.
Çıkartanı da görmezden geliyor, kulaklarını tıkamayı, gözlerini yummayı, ağzını kapatmayı tercih ediyor.
Neyse ki bazen birileri çıkıp tamam biz varız diyor.
Afyonkarahisar Eğitim Zirvesi için Afyon Girne Koleji kurucusu Şükrü Şensoy’dan bir mesaj aldım.
“Ömer Bey Girne Koleji olarak bahsettiğiniz Afyonkarahisar Eğitim Zirvesine ev sahipliği yapmaya hazırız” dedi.
Bu teklife Türkeli Gazetesi sahibi ve bir eğitimci olan Önder Artuk’da destek olacağını belirtti.
Bu iki adım doğrusu beni biraz heyecanlandırdı.
Sabah 06.00’da kalıp ofise giderek ne yapabiliriz diye araştırmaya başladım.
TED Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu’nun Eğitim adlı kitabı var.
Ted Afyon Koleji Müdürü Azime Tanrıverdi’nin hediye ettiği kitabı yeniden okumaya başladım.
Oradan bazı notlar aldım.
Zirve bir kenara bazı ana başlıklar çok dikkatimi çekti
Ülkemizde nedendir bilinmez siyasiler kendi fikirlerine göre ha bire eğitim sistemini değiştirmek için bir çaba içindeler.
30 yıllık gazeteciyim.
Mesut Yılmaz, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit, Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu ve Binali Yıldırım hükümetlerini gördüm.
Hepsinde her atanan Milli Eğitim Bakanı bir öncekinden farklı bir şeyler yapma çabasına girdi.
Özellikle son 20 yılda AK Parti hükümetlerinde durum değişmedi.
Aynı AK Parti hükümetlerinde yaklaşık 7-8 Milli Eğitim Bakanı değişti.
Her bakan eğitim sistemine müdahale etti.
Oysa eğitim 25-50 ve 100 yıllık kalıcı ve istikrarlı bir sistemle yapılmalı.
Adı üstünde Milli Eğitim.
Neyse konumuza geri dönecek olursak Afyonkarahisar’da Eğitim Zirvesi önemli ve bunu yapmalıyız.
Unutmayın ki “HİÇ BİR EĞİTİM SİSTEMİNİN KALİTESİ ÖĞRETMENLERİN KALİTESİNİ GEÇEMEZ”
Ne harika bir söz.
Atasözü gibi al duvara as.
Ben yazdım ama bu sözü ben söyledim, keşke ben söylemiş olsaydım.
Çok hoşuma giden başka bir sözde “BİR OKUL, MÜDÜRÜ KADAR OKULDUR”
Vay anasını sayın okuyucular ne mükemmel bir söz.
Hepiniz bilirsiniz eskiden şehrin efsane okul müdürleri vardı, efsane öğretmenler vardı.
Şimdi öyle efsane adamlar ve kadınlar kalmadı.
Sıradan ve rutin öğretmenler olmaya başladı.
Bir de merdiven altı saati bin lirayı bulan ek ders veren ticari öğretmenler.
İşte tüm bunlar şehirde eğitim kalitesinin bir standardının olmamasından kaynaklanıyor.
Hatta bazı hali vakti yerinde hanımlar ve beyler çocuklarını özel okula gönderiyor.
Aynı anne ve babalar gelip birde devlet okulu öğretmenlerinden özel okula verdiği para kadar ek ders parası veriyor.
Buyurun size eğitimdeki kaliteye.
Yeniden başlıktaki söze dönelim.
“BİR OKUL, MÜDÜRÜ KADAR OKUL”
Bir okul, gerçekten iyi bir müdürü ve iyi bir idari ekibi varsa orada başarı olur.
Bir okul iyi yönetilemiyorsa, iyi bir okul idaresi yoksa çok iyi öğretmenler bile başarılı olamaz.
Bakın Afyonkarahisar’daki birçok okula maalesef iyi bir idari kadrosu yok.
Afyon Lisesi Müdürü Turgay Bingöl var.
Adamı nereye vereceğimizi şaşırdık.
Afyon Lisesinde bir sistem oturttu.
KAMUBİZ.COM İnstagram KANALI İÇİN TIKLAYINIZ
Onun meyvelerini toplayacağı zamanda alıp Süleyman Demirel Fen Lisesine verildi.
Sonra mahkeme kararıyla eski müdür geri gelince Bingöl yeniden Afyon Lisesine.
Adam tam yeniden işleri yoluna koyup çalışırken bu kez bir daha Süleyman Demirel Fen Lisesine gönderileceği konuşuluyor.
Koca Afyonkarahisar’da başka adam kalmadı, başka nitelikli idareci yetiştiremiyoruz.
Çünkü işi ehline teslim etmek, liyakat aramak yerine torpil ve sendikalı kişileri atamak olunca iş rayından çıktı.
Otoriter, hem okulda sistem oluşturacak hem de eğitim kalitesini yükseltecek müdürler çıkmıyor.
Bu sebeple elimizde bir tane Turgay Bingöl var adamı nereye vereceğimizi şaşırıyoruz.
İşte bu da bize başlıkta kullandığımız sözü bir kez daha hatırlatıyor.
“BİR OKUL, MÜDÜRÜ KADAR OKULDUR”
Bir okulun iyi bir müdürü ve idari kadrosu yoksa oradan başarı beklenemez.
Çok kaliteli öğretmenler bile verimli olamaz.
Ne olur her yıl değişen okul müdürleri olmasın.
Ne olur nitelikli ve gerçekten atandıkları okulları yüceltecek okul müdürleri atayalım.
Eş dost, torpil olmasın, sendikanın adamı diye, falanın akrabası diye müdürler atamayın.
Yazık bu şehrin çocuklarına.
Onların kaderiyle oynamayın.
Unutmayın bu sene okula başlayacak bir çocuk 2100 senesini görecek.
Gelecek nesli yetiştiriyoruz.
Onlara “Her işi yaparım abi yerine hayallerimi gerçekleştiriyorum” diyecek çocuklar yetiştirelim.
ÖMER MAZİ / afyon turkeligazetesi
WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ