Sağlık çalışanları adalet istiyor

Sağlık Çalışanlarına hastalık sebebiyle verilen raporun 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatların maaşlarında % 25 eksik ödenmesi yapılırken, yüksek maaşlı memurlarda bu kesintinin olmamasının adaletsizliğe neden olmaktadır.

"Sağlık Çalışanlarının bazı ödemelerinde yapılan kesintiler 666 sayılı KHK ile devam ederken, yüksek maaşlı, Yönetici kadrosunda bulunan idarecilerin maaşlarında kesinti yapılmaması çalışma barışını bozmuştur.
Halbuki 666 sayılı KHK ile yüksek ünvanlı kadroda bulunanmemurların  maaşında ciddi iyileştirmeler olmuştu. 
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 152'nci maddesinde devlet memurlarına ödenecek zam ve tazminatlara ilişkin hükümler düzenlenmiş olup, mezkür maddenin III-Ortak Hükümler bölümünün üçüncü fıkrasında; "Bu zam ve tazminatlara hak kazanmada ve bunların ödenmesinde aylıklara ilişkin hükümler uygulanır. Ancak;

a) Sağlık kurulu raporu üzerine verilen hastalık izinleri,

b) Kanser, verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç gösteren hastalığa yakalananların kullandığı hastalık izinleri,

c) Hastalıkları sebebiyle resmi yataklı tedavi kurumlarında yatarak tedavi gördükleri tedavi süreleri, hariç olmak üzere bir takvim yılı içinde kullanılan hastalık izin süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar % 25 eksik ödenir" hükmüne yer verilmiştir.

Bu hükme göre, devlet memurlarının bir takvim yılı içerisinde kullandıkları hastalık izni süreleri toplamının 7 günü aşması halinde, aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar % 25 eksik ödenmektedir.

Hal böyle iken 666 sayılı KHK ile birlikte düşük ücret alan Sağlık Çalışanları hakkında yukarıdaki hüküm uygulanırken yüksek ücret alan memur hakkında ise yukarıdaki hüküm uygulanmamaktadır. Çünkü, 666 sayılı KHK ile yüksek ücret alan memurların maaş hesaplama yöntemi değişmiş ve bunların maaşlarını ücret ve tazminat göstergeleri belirler hale gelmiştir. Bu nedenle, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye ekli II Sayılı Cetvel'de belirtilen unvanlardaki personelin aylık ödemelerinden 7 günü aşan raporlar sebebiyle bir kesinti yapılmayacaktır.

Bunların aldıkları sağlık raporları nedeniyle zam ve tazminatlarında kesinti olsa dahi zam ve tazminatların maaş ödemesine etkisi kalktığı için bir anlamı olmayacaktır. Böyle olunca da yüksek ücret alan memurlar hastalık raporu alsalar da maaşlarında herhangi bir kesinti olmamaktadır.Hatta 5510 sayılı Kanun'a tabi olanların emekli kesintisi daha az olacağı için rapor almaları avantajlı hale gelmiştir. 

Hemşire olarak görev yapan bir Sağlık Çalışanının 1 yıl içerisinde almış olduğu sağlık raporlarının 8'inci gününden itibaren zam ve tazminatları % 25 eksik ödenirken maaşlarının hesaplama yöntemi 666 sayılı KHK ile değişen daire başkanları ve daha üst unvanlı personelin almış olduğu raporlar nedeniyle maaşlarında herhangi bir kesinti olmamaktadır.

Işçilere bile uygulanmayan bu durumun düşük ücret alan Sağlık Çalışanlarına uygulanmata ; " Sağlık Çalışanlarının 1yıl içerisinde almış olduğu sağlık raporlarının 8 inci gününden itibaren zam ve tazminatları % 25 eksik ödenirken, yüksek ücret alan memurlar ne kadar sağlık raporu kullanılırsa kullanılsın ücretleri tam olarak ödenmektedir.

Bu durumun adil olup olmadığını kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. 

Bu çerçevede, 657 sayılı Kanun'un 152'nci maddesinde yer alan; "Bu zam ve tazminatların hangi işi yapanlara ve hangi görevlerde bulunanlara ödeneceği, miktarları, ödeme usul ve esasları ilgili Maliye Bakanlığınca bütün kurumları kapsayacak şekilde ve 154'üncü madde uyarınca katsayının Cumhurbaşkanınca değiştirilmesi durumu hazırlanır ve Cumhurbaşkanı Kararı ile yürürlüğe konulur" hükmü gereğince Cumhurbaşkanınca karar alınmak zorundalığı hasıl olmuştur. Bu Kararname unutulmuş ve gecikmiştir. Halbuki bu zamana kadar çıkarılan torba kanunlardan birisine koyulacak basit bir ifade ile bu durum sonlandırılabilirdi. 

Adil bir gelir dağılımı sağlamak, sosyal devlet ilkesini benimsemiş olan ülkemiz için bir zorunluluktur. Bu nedenle gelir dağılımının daha adaletli bir şekilde gerçekleşmesini istemek ve Devlet politikalarının biz çalışanlar lehine düzenlenmesi her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının anayasal hakkıdır. Dolayısıyla bizler bu anayasal hakkımızı kullanarak yıllardır üzerimizde ağır bir yük olan maaştan kesilen haksız kesintiler sorununun bir an önce çözülmesini istiyor ve KAMU SAĞLIK-SEN olarak Sayın Cumhurbaşkanımızdan Memurlar arasındaki bu adaletsiz uygulamaya son vermesini bekliyoruz" dedi.
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazar Yazıları Haberleri