50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri de kadro istiyor!

50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri de kadro istiyor!
Ünicrsitelerdeki 50/D statüsündeki Araştırma Görevlilerine kadro verilecek mi? İşte Araştırma Görevlileri Dayanışma Platformu (AGDAP) tarafından hazırlanana rapor

ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİ DAYANIŞMA PLATFORMU (AGDAP) 50/D SORUNU RAPORU
50/D Sorunu Nedir?
2018 yılına kadar Araştırma Görevlisi alımlarının yaklaşık %95’i, 33/A statüsünde gerçekleşirken; %5’i ise 50/D statüsünde gerçekleşmekteydi.
50/D statüsünde alınan Araştırma Görevlileri, yüksek lisans ve doktora lisansüstü eğitimlerini tamamlamalarının hemen ardından üniversite olan ilişikleri kesilmekte ve işsiz kalmaktaydılar.
2018 yılı itibariyle Araştırma Görevlisi alımlarının tamamı 50/D statüsünde gerçekleştirilmektedir. Asıl istihdam şekli olan 33/A statüsünde alımlar, engellenmiştir.

50/D Sorununun Sebep Olduğu Adaletsizlikler Nelerdir?
50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri, 33/A statüsünde çalışan Araştırma Görevlisi meslektaşları ile aynı görev ve sorumlulukları yerine getirmelerine rağmen sürekli olarak gelecek kaygısı yaşamaktadır.
Akademide tüm akademik personelin iş güvencesi mevcutken; iş güvencesi olmayan tek kesim, 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileridir.
ALES, Yabancı Dil, Genel Not Ortalaması vb. tüm puanları en yüksek seviyede olan ve Yüksek Lisans + Doktora Lisansüstü Eğitimlerini tamamlama zorunlulukları olan 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri, buna ek olarak yaklaşık 6-10 sene boyunca bulunduğu kurum için azimle çalışmasına ve aidiyet hissetmesine rağmen Doktora Lisansüstü Eğitimi sonrası yalnızca 1 yılı şartsız en fazla 2 yıl daha çalışabilecek ve kadro bulamaması durumunda işsiz kalacaktır.
Akademik Personel içerisinde 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri hariç, tüm şartları en yüksek puanlarla yerine getirmesine ve akademik eğitimlerini en üst seviyede tamamlamasına rağmen işsizliğe mahkûm edilen tek bir akademik unvan daha yoktur.
50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri, her akademik başarısında mutluluk değil gelecek kaygısını daha da fazla yaşamaya mahkûm bırakılmıştır. Akademi içerisindeki Okutman, Öğretim Görevlisi, 33/A statülü Araştırma Görevlisi, Doktor Öğretim Üyesi, Doçent ve Profesör unvanlı akademik personel hiçbir zaman gelecek kaygısı yaşamamakta ve başarıları ödüllendirilmektedir. Başarısı işsizlikle cezalandırılan tek kesim 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileridir.
Kamu personeli olarak bu muameleye maruz kalan başka bir kesim yoktur. Diğer sözleşmeli kamu çalışanlarının kaderi ve görev süresi kendi performanslarına bağlıyken, kaderi ve görev süresi kendi ellerinde olmayan tek kesim 50/D statülü Araştırma Görevlileridir.

50/D Sorunu İçin Verilen 1+1 Senelik Ek Süre Neden Yetersizdir?

KAMUBİZ.COM İnstagram KANALI İÇİN TIKLAYINIZ 
Önerilen 1+1 toplamda 2 senelik ek sürenin neden yetersiz olduğunu anlatmadan önce bir kez daha hatırlatmak isteriz ki Araştırma Görevlisi istihdamının esas alım şekli 33/A statüsüdür.
Akademik camia içerisinde iş güvencesi olmayan tek unvan 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileridir. 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri, 33/A statüsündeki Araştırma Görevlileri ile aynı görev ve sorumluluklara sahiptir.
Sadece Lisans diploması ile akademik camiaya giriş yapabilen Öğretim Görevlilerinin dahi iş güvencesi vardır.
50/D statüsündeki Araştırma Görevlilerinin ALES, Yabancı Dil ve Not Ortalamaları zaten en üst düzeydedir. Ayrıca Yüksek Lisans ve Doktora lisansüstü eğitimlerini tamamlamaları zorunludur.
Yabancı Dil, ALES, Yüksek Lisans ve Doktora lisansüstü eğitim yapma gibi zorunlulukları olmayan Öğretim Görevlilerinin dahi iş güvencesine sahip olup; yüksek ALES, Yabancı Dil ve Genel Not Ortalaması ile akademiye giren ve Yüksek Lisans ile Doktora lisansüstü eğitimini yapmak zorunda olan ayrıca buna ilave olarak ortalama 6-10 senesini bulunduğu kuruma vermiş/verecek olan 50/D statüsündeki Araştırma Görevlilerinin halen iş güvencesine sahip olmaması akademi içerisinde çifte standarda ve adaletsizliğe neden olmaktadır. 
Yukarıda ifade edilenlere ek olarak 50/D statüsünün güvence vermemesi ve süreli olması sebebiyle, 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri çeşitli mobbing ve zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır.
Türkiye’de akademik kariyer yapmak isteyen ve çekirdekten akademisyen olarak yetişmek isteyen kişilerin başlangıç için tek yolu da 50/D statülü Araştırma Görevlisi olmaktadır. 50/D statüsünde Araştırma Görevlisi olarak akademik kariyere başlamak bir tercih değil zorunluluktur.
1+1, toplamda 2 senelik ek süre; Doktor Öğretim Üyesi olma şartlarını sağlamaya yeterli bir süre değildir. Akademik yayınların kabul süreci dahi alandan alana farklılık göstermekte ve bir makalenin dahi yayınlanma süresi 2 seneyi bile geçebilmektedir.
Her üniversitenin Doktor Öğretim Üyesi olma şartları farklılık göstermektedir. Bu noktada yine 2 senelik bir ek süre, 50/D statüsündeki Araştırma Gürelilerinin büyük çoğunluğu için yeterli olmayacaktır.
Teklif edilen 2 senelik ek sürenin sonunda 50/D statüsündeki Araştırma Görevlilerinin, bulunduğu kurumun Doktor Öğretim Üyesi olma şartlarını sağladı takdirde Doktor Öğretim Üyesi olması yine güvencede değildir.
%20’lik atama kotasının %30’a çıkarılmış olması hiçbir şey ifade etmemektedir.
Önerilen değişiklik teklifi her açıdan yetersiz ve anlamsızdır.
50/D Sorunu Yaşayan Yaklaşık 40 Bin Araştırma Görevlisinin Çözüm Beklentisi Nedir?
Çözüm olarak 1+1 senelik ek sürenin verilmesi ile hayal kırıklığı yaşayan 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri söz konusu çözümü, kalıcı bir çözüm değil de işsiz kalmayı yalnızca en fazla 2 sene daha uzatacak olan geçici bir pansuman olarak görmektedir.
50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri; almış oldukları yüksek ALES, Yabancı Dil Puanı, Genel Not Ortalaması ve tamamlamaları zorunlu olan Yüksek Lisans ve Doktora Lisansüstü Eğitimler sonrasında ilaveten 6-10 sene bağlı kuruma emek verdikten ve çeşitli akademik çalışmalarla ülkemizin bilim dünyasına katkı sağladıktan sonra iş güvencesine sahip olmak istemektedir. Bu doğrultuda geçmişte de örnekleri görüldüğü üzere 33/A statüsünde geçirilmek istemektedirler. 
Türkiye’de tüm sözleşmeli kamu çalışanlarının kadrolaşacak olmasının konuşulduğu ve meclis tarafından gerçekleştirilecek olduğu şu günlerde, süreçten ayrı kalmak istemeyen 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri, diğer tüm kamu çalışanları gibi iş güvencesine sahip olmak ve gelecek kaygısı taşımamak istemektedir.
Halihazırda kamu personeli olan ve sayıları yaklaşık olarak 40 bin olan 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri, sıfırdan bir kadro veya maddi hak istememekte olup beklenti içerisinde oldukları tek konu iş güvencesine sahip olmaktır. İş güvencesinin sağlanması için de 33/A statüsüne geçirilmektir. 
“Sözleşmeliye Kadro” düzenlemesi Ekim-Kasım 2022’de şekillenecek ve sonuca ulaşacaktır. Bu süreçte 50/D statüsündeki Araştırma Görevlileri; sözleşmeli kamu personeli olduğunu, sözleşmelerinin birer yıllık yapıldığını, kadrolaşmak istediğini, asıl istihdam türü olan 33/A statüsüne taşınmak istediğini ve taleplerinin hiçbir mali yük getirmediğini tekrar hatırlatmak istemektedir. Tek beklenti, yapılacak düzenlemeyle 33/A statüsüne geçirilmektir.
50/D Sorunun Çözümü İçin Yapılan Etkinlikler
Mart 2022’de Araştırma Görevlileri Dayanışma Platformu’nun (AGDAP) kurulması,
Twitter’da #50dsorunu ve #50d33aolsun etiketleriyle defalarda ülke gündemine girilmesi,
Twitter’da 50/D Sorunu için çözüm beklentisi anketi düzenlenmesi (Yanıtların %76’sı “33/A Statüsü’ne Geçiş” şıkkı olmuştur),
YÖK Genel Merkezi ziyareti,
TBMM’ye Milletvekili ziyareti,
Sosyal medya çabasıyla TRT Haber ve CNN Türk kanallarında 50/D Sorunu temalı kısa süreli haber olma,
Millî Gazete başta olmak üzere pek çok gazete ve sosyal medya sayfasında konu olma.

Araştırma Görevlileri Dayanışma Platformu (AGDAP) tarafından hazırlanmıştır.

WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ

FACEBOOK SAYFAMIZI TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TWİTTER'DAN TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.